Salı akşamı Paco de Lucia konseri vardı....
Bu cümle, salı akşamı nasıl hallere büründüğümü açık ve net açıklar herhalde.Of of of of...
Paco de Lucia'nın İstanbul'a geleceğini öğrendiğim günden beri yani taaa aylar evvelinden başlamıştı heyecanım,ayılıp bayılmalarım.Evet muhtemelen süper bir konser olur düşüncesiyle salı akşamını iple çekiyordum.Lakin daha fazlası oldu,kırdı geçirdi be .
Paco yaşlanmış tabi ama "ölüsü yeter" dedikleri böyle bir şey olsa gerek.Aktı gitti o "eserler" onun elinde...
Bir de vokaller vardı şöyle en damarından.Sahnede ki halleri , Paco ile gözleri ile anlaşmaları,mimikler .....
************************************************
Sonra bir şey oldu..Orada kopmuşum ben.O dansçı çıkmayacaktı sahneye.Yok yok o,bir köşede otursaydı keşke.Öyle saçlarını ve ceketini savura savura dans etmeseydi mesela.Parçanın en baba yerinde yavaş adımlarla sahneye çıkıp ayakları tak tak sahneye vurmasaydı mesela....
Sahnede sekiz kişi vardı.Hepsi de süperdi.Paco çaldı ,çaldı ,çaldı... En cool hali ile çaldı durdu.Eridik...Alkış kıyamet koptu her parçada.
İş Sanat , iyi ki salı akşamı Paco'nun İstanbul'a gelmesini sağladı.Bir daha isteriz.
********************************************************************
Paco'nun ellerinden, diğer sevgili yedi kişinin yanaklarından öperiz..